istanbul

istanbul

Aktarımlar: Keman Ustası

Bu sefer size bambaşka bir hikaye anlatacağım. Batı toplumlarındaki bireylerin çoğunun hobileri olduğu, Türkiye'de ise ciddi hobi sahibi olanların azlığı zaman zaman dile getirilir. Genel durum böyle olsa bile istisnalar her zaman vardır ve çarpıcı bir istisnaya yakından tanık olduğumdan bu durumu Pirekare'de aktarmak istedim.

Nezih Girgin yakın bir arkadaşım. Biraz farklı bir konuda uzmanlaşmış bir makine mühendisi. Detaya girmiyorum çünkü asıl anlatacağım akşamları evinde meşgul olduğu hobisi. Nezih el becerisi ve sanatsal yaratıcılığı yüksek bir insan olarak plastik sanatlara meraklı iken bir süre önce keman yapmaya karar veriyor. Öyle oyuncak, model filan değil gerçek mi gerçek, akustik olarak olabildiğince kusursuz bir keman. Üstelik bunu ünlü Stradivarius ailesinin ustalarının yaptığı gibi geleneksel el işçiliğiyle üretmeyi kafasına koyuyor.

Önce evinin balkonuna ihtiyacı olan çalışma tezgahını yapıp, gerekli el aletlerini kısmen yurt içinden kısmen de yurt dışından almaya başlıyor. Aylardır bu işle uğraşıp duruyor.

Geçenlerde bir akşam arkadaşımı tezgahının başında çalışırken fotoğrafladım. Bakın genel görünüm budur, keman ustası özel gözlükleri gözünde eğilmiş, kemanının üzerinde çalışıyor.


Iskarpela ile hem kemanın üst yüzeyini gerekli kalınlığa indiriyor hem de yüzey şeklini oluşturuyor.

Ne yaptığını anlayabilmek için biraz yakından bakmakta fayda var.


Milim milim işliyor ahşabı. Kemanın tanıdık şeklinin hazır geldiğini zannetmeyin. Blok akçaağaçtan yine kendi yaptığı kalıplar ile bu şekli üretti.

İşte yine Nezih'in elinden çıkmış keman kalıpları. Ham ahşabı bu kalıplarla o estetik keman görünümüne kavuşturdu.


Gerçek el işçiliği bu. Üstelik hayatında ilk defa bu işe soyunan birisi tarafından yapılıyor.  Yukarıdaki kalıplar atölyesinin, pardon balkonunun duvarında asılıydı.

Tekrar kemanın üretimine dönelim. Nezih ince ince, bıkmadan üst tarafın şekillendirilmesiyle uğraşıyor. Eğimli yüzeyi ortaya çıkarırken bir yandan da kalınlığa dikkat etmesi gerekiyor.


Akçaağacın nefis dokusu üzerinde elinizi gezdirdiğinizde kendini hissettiriyor. Ustaca şekillendirilmeye başlayan yüzeyin dokunuşu gerçekten pürüzsüz ve ipeksi.

Bir mola sırasında tezgah serbest kalınca yakından görünüm.


Gövdenin kenarı boyunca dolaşan ikili siyah şeriti de elle ahşabın dokusuna Nezih yerleştirdi.

Tabii, bütün bu nefis işçilik için kaliteli aletler gerekiyor. Malum, alet işler el övünür. Arkadaşımın kullandığı takımlar da çok etkileyici. Tezgahının yanındaki duvarda asılı rafta dizili duran ıskarpelalar kalitelerini hissettiriyor.


Bir de kullandığı rende var ki bahsetmemek olmaz. Marangoz rendesinin tam minyatürü. Bir çeşit parmak boyutunda rende. Bunları İsviçre'den getirtmiş Nezih.


Yüzeyi işlemede bu takımları kullanıyor. Yukarıdaki fotoğrafta bordür olarak ahşaba gömülmüş olan şeritin ince işçiliği de iyice görünüyor.

Kemanın gövdesi de hazır durumda. Arada üst kapak ile gövdenin uyumunu kontrol etmek gerekebilir diye el altında duruyor.


İşte böyle deli bir arkadaşım var. Evinde akşamları oturup politika tartışmak veya TV seyretmek yerine keman yapmakla uğraşıyor. Böyle bir çalışmayı Pirekare'de anlatmamak olur muydu?

Fotoğrafları çektiğim akşamın sonuna doğru Nezih tezgahın başından ayrıldığında ustanın çalışma ortamını görüntüledim. 


İmkanım olursa ileriki aşamaları yine fotoğraflayacağım. Bu arada merak edenleriniz olabilir diye yazayım, Nezih keman çalmayı bilmiyor.

Yazının devamı için buraya tıklayın.



9 yorum:

breeze dedi ki...

Nezihciğim, Aykutcuğum her ikinize de teşekkürler, güzel şeyler ürettiğiniz ve bizi ortak ettiğiniz için. Elinize, dilinize, sabrınıza sağlık. Meltem

Can Çağdaş dedi ki...

Sevgili Aykut, Nezih Arkadaşına gıpta etmemek, özenmemek ne mümkün? Mükemmel bir hobi. Aslında o ömrünü uzatıyor.Bir yandan keman yaparken diğer yandan neler yaşıyor kendi iç dünyasında kim bilir?
Senin bu şapka çıkarılası emeği yansıtman ise adeta bir başka sanat olmuş. Eline, diline sağlık. Çok lezzetli bir haber bu.
Bir de basit soru, hani biraz safça olabilir,biraz da hınzırca: Diyorsunki keman çalmayı bilmiyor Nezih Kardeşimiz. Pekiyi yaptığı keman onun istediği tınıda ses çıkardığını nereden anlayacak? n
sevgiler
Can Çağdaş

Unknown dedi ki...

Aykut'cuğum çok hoş bir yayın oldu beniim için, yaptığım uğraşlarla senin sayfalarına girebilmek harika bir duygu.
Can Bey'e de küçük bir açıklama; genelde alet yapanlar yaptıkları aletleri kulanmayabilirler, araba yapan şoför olmayabilir, neşteri yapan doktor olmayabilir. Akustik ayar tekniklerine (bunlar bilgisayarda yapılıyor şimdilerde) dikkat edip deneyimlenen ölçüleri tutturduğunuzda muhtemelen uygun bir iş çıkacaktır. Zaten sesi etkileyen o kadar çok ayrıntı var ki, her keman farklı tınıda oluyor bu yüzden. Üstat geliyor, deniyor, ya burun kıvırıyor ya da hayran oluyor. Ezelden beri bu böyle. Ama yine de boş durmayıp ben de çalmasını öğreneceğim elbet. Göreceğiz bakalım neler olacak.

Kuzgun Bushcraft dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Kuzgun Bushcraft dedi ki...

merhabalar el işleri harika olmuş... Ben de farklı bir ahşap oyma işiyle uğraşıyorum merakımı mazur görürseniz kaliteli ıskarpelalarınızı (oyma olanlar özellikle)nereden temin ettiğinizi sorabilir miyim? Benim de ulaşabilme şansım var mıdır bu güzel aletlere?

Unknown dedi ki...


Buraya bakmanızı öneririm.

http://www.e-hirdavat.com/Pfeil-Ahsap-Oyma-Aletleri-,LA_1160-2.html#labels=1160-2&stockOnly=1&type=catalog&searchalpha=&searchprice=

Unknown dedi ki...

Kemanın Müzikteki Yeri

Ahmet KARABOYUN dedi ki...

Merhaba Nezih Bey;
Kullandığınız verniği nasıl hazırlıyorsunuz?
Hangi malzemeleri, hangi oranda kullanıyorsunuz?(özellikle oranları rica ediyorum)
Mümkünse anlatabilir misiniz?
İyi çalışmalar diliyorum.

Unknown dedi ki...

Merhaba,ben de iki aydır araştırıyorum kendi kemanımı yapmak için Nezih Beyden yarım alabilirmiyim?